MEB YAPTIĞI ARAŞTIRMADA ÖĞRETMENLERİN SEMİNER ÇALIŞMALARININ VERİMSİZ GEÇTİĞİNİ BELİRLEMİŞTİR
5/1/1961de kabul edilen 222 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanununun 43. Maddesiyle öğretmenlere iki aylık yaz tatili verilmiştir. Bunun dışında kalan tatil zamanlarında ilköğretim okulları öğretmenlerine meslekle ilgili çalışmalara katılma yükümlülüğü getirilmiştir.
Bu yükümlülük Millî Eğitim Bakanlığı İlköğretim Kurumları Yönetmeliğinin 98. Maddesinde Meslekî Çalışmalar altında tanımlanmıştır. Buna göre: İlköğretim okullarındaki yönetici ve öğretmenler, derslerin kesiminden 1 Temmuz’a, 1 Eylül’den derslerin başlangıcına kadar; yıl içinde ise yıllık çalışma programında belirtilen sürelerde meslekî çalışmalar yapmaktadırlar.
Yine 7 Eylül 2013 tarihinde yayınlanan Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nin 87. Maddesinde “Öğretmenlerin Mesleki Çalışmaları” adı ile yapılan düzenleme ile bu yıl kez lise ve dengi okullarda görevli öğretmenler de seminer çalışmasına katılacaktır.
MEB EARGED’in 2006 yılında “İlköğretim Okulu Öğretmenlerinin Yaptıkları Mesleki Seminer Çalışmalarının Değerlendirilmesi” adlı araştırmasında Öğretim Yılı Sonu Mesleki Çalışmalara İlişkin Sonuçlar şu şekildedir:
1-Gruplar, öğretmenlerin öğretim yılı sonunda okullarında yapmakta oldukları seminer çalışmalarında, konuyu hazırlama açısından sürenin yeterli olduğu belirtmişlerdir.
2-Gruplar, öğretim yılı sonunda okullarda yapılan seminerlerde, aynı konuların birden fazla öğretmene verilmesinin “Kısmen” yararlı olduğunu belirtmişlerdir.
3-Öğretim yılı sonunda yapılan seminer çalışmalarının öğretmenlere katkı sağlamasını; öğretmen ve okul yöneticileri “Kısmen”, müfettişler “Çok az” düzeyinde olduğunu belirtilmiştir.
4-Öğretim yılı sonunda verilen seminer konusuyla ilgili kaynağa ulaşma, istenilenleri bulma, bunları raporlaştırma konusunda öğretmenlerin yeterliliğini; öğretmenler “Oldukça” okul yöneticileri “Kısmen” düzeyinde bulmaktadırlar.
Yine aynı araştırmada MEB şunları önermektedir;
- Seminer konuları öğretmenlerin ihtiyaçlarına uygun hazırlanmalıdır.
- Seminer konuların belirlenmesinde öğretmen ve yöneticilerin istek ve görüşleri alınmalıdır.
- Konuların belirlenmesinde çevrenin sosyal ve kültürel yapısı dikkate alınmalıdır.
- Konular her yıl güncellenmelidir.
- Konular araştırmayı teşvik edici, yaratıcılığı geliştirici, teknolojik gelişme ve yenilikleri kapsayıcı olmalıdır.
- Konuların kimler tarafından belirleneceği “Mesleki Çalışma Yönetmeliği”nde yer almalıdır.
- Kaynaştırma eğitimine tabi öğrencilerin bulunduğu sınıflara girecek öğretmenler, yeni öğretim yılı başlamadan önce hizmet içi kurstan geçirilmelidir.
- İlköğretim okullarıyla yüksek öğretim kurumları arasındaki ilişkiler geliştirilmelidir. Bunun için; il millî eğitim müdürlükleri, yüksek öğretim kurumları ile sivil toplum kuruluşlarından yararlanacağı destek ve katılımlarla ilgili yıllık faaliyet planı oluşturmalıdır.
- İlçe/il millî eğitim müdürlükleriyle Bakanlığa gönderilen “Okulun yıl sonu raporu” sonuçlarından okullar bilgilendirilmelidir.
- Öğretim yılı sonu seminer çalışmalarında her öğretmene mümkünse ayrı konu verilmelidir. Bunun mümkün olmaması durumunda çalışmanın belli öğretmenlerin üzerinde yürümesinin önlenmesi için, okul yönetimi veya yönetici ve öğretmenlerden oluşturulacak “Seminer Değerlendirme Komisyonu”nca takibi yapılmalıdır.
- Her yerleşim biriminde fiziki ortam, araç-gereç, yazılı ve görsel yayınlar yönünden daha yeterli okullar belirlenip özellikle öğretim yılı sonu seminer çalışmalarında bu okullar kullanılmalıdır.
- Öğretmenler arasında iletişim ve tecrübe paylaşımına imkan sağlanmalıdır.
- Hazırlanan seminerlerin sunumu yapılmalıdır.
- Sunumların okullarda oluşturulan “Seminer Değerlendirme Komisyonu”nca değerlendirilmesi yapılmalıdır. Değerlendirme için kıstaslar belirlenmeli ve bunlar “Mesleki Çalışma yönetmeliği”nde yer almalıdır.
- Başarılı bulunan çalışmalar (teşekkür, takdir, maaşla ödüllendirme, terfilerde belirleyici olma, öğretmen hizmet puanının yükseltilmesi vb.) ödüllendirilmelidir.
- İl çapında ödüllendirilen çalışmalar Bakanlıkça kitap olarak ya da internet ortamında yayınlanarak öğretmenlerin istifadesine sunulmalıdır.
- Müfettişlerin öğretmenlere daha fazla rehberlik yapabilmeleri için sayılarının arttırılması ya da iş yüklerinin azaltılması sağlanmalıdır.
TÖS’ün KONUYA İLİŞKİN GÖRÜŞ VE ÖNERİSİ
TÖS Mesleki seminer çalışmalarının verimli geçmediğini her ortamda dile getirmiştir. MEB EARGED’in kapsamlı araştırmasında da bu durum açıkça görülmektedir. Yukarıda MEB EARGED’in mesleki seminer çalışmalarının daha verimli olması için sunduğu önerilere katılmakla birlikte, öğretmenlere sınıf yönetimi, ölçme ve değerlendirme ile eğitim teknolojileri kullanmaya yönelik seminer ve hizmet içi eğitim verilmesi gerektiği açıktır. Ancak yapılan bu çalışmaların “iş olsun” diye değil gerçekten işe yarayacak şekilde planlanması şarttır. Aksi taktirde öğretmeni boşuna oyalamanın bir anlamı yoktur.
Dikmen ONAT
Genel Başkan